
Tarım arazileri her geçen gün azalıyor. daralan alanlarda yapılan tarım da insan popülasyonuna yetmiyor.
Bu durum bitki kökenli beslenmenin azalmasına, dolayısıyla hayvansal gıda ağırlıklı beslenmenin artmasına sebep oluyor. Bu tip dengesiz beslenmek de obezite salgınını arttırıyor. Tabii bir de obezitenin karşıtlığı var: Açlık
Dünyada hala büyük bir kesim açlıkla ve yetersiz beslenmeyle mücadele ediyor.
ikinci dünya savaşı sırasında devam eden hava bombardımanı insanları sığınaklara sürüklemişti. Bu zorlu günler; insanlığa yerin metrelerce altında sebze yetiştirilebileceğini de öğretti.
Bundan ilham alan İngiliz bilim adamları, uygun sıcaklık ve ışık kaynaklı ortamlarda çok katlı tüneller inşa ettiler ve bu sığınak gibi yerin altında kalan tünellerde sebze yetiştirmeyi başardılar. İlk üretilen ürünler ise mor turp, rezene ve vasabi oldu.
Aynı şekilde yer yüzünde de yeşil kuleler inşa edildi; buradan da maliyeti yüksek, kar oranı az olan roka gibi yeşillikler yetiştirildi.
Güzel haber: şimdiden çok katlı ikametgahlarımızın dış cephesini kaplamış meyve-sebze kulelerini hayal etmemek elde değil. Belki bir gün balkonumuzda ceviz ağacı gölgesinde oturur avcı-toplayıcı döneme geri dönüp salonumuzda geyik avlayabiliriz…
Teknoloji hızla ilerliyor; sağıklı ve mutlu günlere ilerlemesi temennisi ile…