
Video konferans aracılığı ile TOOB başkanları ile görüşen Pakdemirli: “Türkiye’nin 193 ülkeye 1.827 çeşit tarımsal ürün ihraç ettiğini ve 18 milyar dolarlık ihracat geliri elde etti” dedi ve “Coğrafi bakımdan 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile dünya nüfusunun yüzde 40’ına ve 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir bölgeye ulaşabilir konumdayız. Bu, ihracatımız için büyük bir avantajdır.” dedi.
Covid-19 salgını sürecinde Tarım ve Gıda’nın değeri ve önemi bir kez daha anlaşıldı. Alt kolunda ise aile işletmeleri ile lisanslı depoculuk önemli bir konuma geldi. Toplumda ise tarıma karşı büyük bir ilgi oluştu.
Sürdürülebilir üretim ve gıda arz-talep dengesi açısından küçük aile işletmelerinin varlığı ile lisanslı depoculuğun önemin ortaya çıktığını anlatan Pakdemirli, bugün toplumda tarıma karşı büyük bir ilginin oluştuğunu dile getirdi.
TÜRKİYE AVRUPA’DA LİDER
Bakan Pakdemirli katıldığı toplantıda “Mevsimsel etkiler ve planlı-programlı üretime olan eğilimden dolayı bu yıl tarımsal üretimiz en bereketli yıllardan birini yaşayacak. Son 18 yıllık dönemde tarıma 310 milyar lira destek sağladık. Tarımsal hasılamız 7,5 kat artışla 275 milyar liraya ulaştı. Tohumluk üretimimizi 8 kat, tohumluk ihracatımızı 10 kat artırdık. Büyükbaş hayvan varlığımızı yüzde 80 artırdık. Küçükbaş hayvan varlığımız yüzde 51 artırdık. Süt üretimimizi ise yüzde 173 artırdık.” şeklinde sayısal verileri beyan etti.
Bakan Pakdemirli, Türkiye’nin tarımsal gayri safi milli hasılası açısından Hollanda, İspanya Fransa gibi tüm Avrupa ülkelerini geride bırakarak, 48 milyar dolarlık tarımsal hasılada ile Avrupa’da lider konuma geldiğini söyledi.
2020′ DESTEK TUTARI : 22 MİLYAR LİRA OLACAK
Tarımsal hasılanın yükselmesindeki en önemli etkenlerden birinin de tarımsal desteklemelerdeki artışlar olduğunu belirten Pakdemirli, “2018 yılında çiftçimize 14,5 milyar lira tarımsal destek veriyorken, 2019’da bu rakamı 16,1 milyar liraya, 2020 yılında ise desteklerimizi, toplamda %52 artışla, 22 milyar liraya çıkardık” ifadelerini kullandı.
Çiftçilerin daima yanlarında olduklarını beyan eden Bakan Pakdemirli, Türkiye’nin 12 binden fazla bitkiye ev sahipliği yapan nadir biyoçeşitliliğe sahip ülkelerden birisi olduğunu kaydetti.
“193 ÜLKEYE, 1827 ÇEŞİT TARIM VE GIDA MADDESİ İHRAÇ EDİYORUZ”
Türkiye’nin 193 ülkeye 1.827 çeşit tarımsal ürün ihraç ettiğini ve 18 milyar dolarlık ihracat geliri elde ettiğini anlatan Pakdemirli, “Coğrafi bakımdan 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile ise dünya nüfusunun yüzde 40’ına ve 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir bölgeye ulaşabilir konumdayız. Bu, ihracatımız için büyük bir avantajdır. Diğer taraftan, dünyanın en kalabalık nüfusuna sahip Çin Halk Cumhuriyeti pazarının da süt ürünleri ihracatına kapılar açıldı. 54 işletmemiz bu ülkeye süt ve süt ürünleri ihracatı yapabilecekler.
Markalaşmanın önemli olduğunu söylen Pakdemirli, bunun için Türkiye’de coğrafi işaret tescili için potansiyel 2 bin 500 ürün bulunduğunu belirterek, coğrafi işaret tesciline sahip 488 ürün 383 tanesinin tarım ve gıdayla ilgili olduğunu, 512 ürünün de tescil başvurusu aşamasında olduğunu belirtti.
HEDEF: LİSANSLI DEPO KAPASİTESİNİ 8-10 MİLYON TONA ÇIKARMAK
TOBB ile T.C.Tarım ve Orman Bakanlığı’nın birlikte üzerine ortak düşündükleri konuların başında “lisanslı depolar” geliyor.
Lisanslı depoculuğu kazancın ve güvencenin hazinesi olarak gördüğünü söyleyen Bakan Pakdemirli “Lisanslı depoculuk, bana göre kazancın ve güvencenin hazinesidir. Bu kapsamda bugün için depolanabilen ürünler; hububat, baklagiller, yağlı tohumlar, pamuk, fındık ve zeytin ürünleridir. Kuru kayısı, kuru üzüm ve Antep fıstığı ürünlerinin lisanslı depolarda depolanabilmesine yönelik çalışmalarımızda son aşamaya geldiğimizi de belirtmek isterim. Hali hazırda lisans alan 91 adet lisanslı depo işletmesinin toplam depolama kapasitesi yaklaşık 4,8 milyon ton. Hedefimiz inşallah 2023 yılında 140 lisanslı depo işletmesi ile lisanslı depo kapasitesini 8-10 milyon ton aralığına çıkarmak. İnşallah bunu da birlikte başaracağımıza inanıyorum.” dedi.
Bakan Pakdemirli, dünyada yaşanan pandemi sürecinin tarımsal üretim ve gıda arzının önemini ortaya koyduğunu belirterek, sürdürülebilir ve teknolojik hamlelerle hayata geçirilecek tarımsal yatırımların ülkeye çok şey kazandıracağını da sözlerine ekledi.
Kaynak:
Tarimveorman.gov.tr